Sirküler: 2018/37                                                                30.03.2018 

 

 * 7103 Sayılı Kanun İle Vergi Usul Kanunu’nda Yapılan Düzenlemeler

 

7103 SAYILI KANUN İLE VERGİ USUL KANUNU’NDA YAPILAN DÜZENLEMELER

 

27.03.2018 tarihli ve 30373 2. Mükerrer Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren 7103 Sayılı “Vergi Kanunları İle Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun” ile Vergi Kanunlarında bazı değişiklikler yapılmıştır. Kanun ile Vergi Usul Kanunu’nda yapılan değişikliklere bu sirkülerimizde yer verilmiştir.

 

VERGİ USUL KANUNU’NDA YAPILAN DÜZENLEMELER:

 

a) Kamu Kurum ve Kuruluşları Tarafından İlgili Kanunları Uyarınca Mükelleflerden Talep Edilen Bilgilerin Verilmesi Vergi Mahremiyetinin İhlali Sayılmayacaktır.

Vergi Usul Kanunu’nun 5 inci maddesine beşinci fıkrasından sonra gelmek üzere eklenen fıkra ile “Kamu kurum ve kuruluşları tarafından ilgili kanunları uyarınca mükelleflerden talep edilebilen, kurum ve kuruluşların görevleriyle doğrudan ilgili ve görevlerinin ifası için zorunluluk ve süreklilik arz eden bilgilerin, bu kurum ve kuruluşlara verilmesi vergi mahremiyetinin ihlali sayılmayacaktır.

Bu durumda, kendilerine bilgi verilenler, bu maddede yazılı yasaklara uymak zorunda olup, bu bilgilerin muhafazasını sağlamaya yönelik tedbirleri almakla yükümlüdürler.”

 

(Madde:8 / Yürürlük:27.03.2018-2.Mükerrer Resmi Gazete)

 

b) Vergi Usul Kanunu’nun Kanuni Temsilcilerin Ödevi Başlıklı 10. Maddesi Yeniden düzenlenmiştir.

Yapılan düzenleme ile; Kurumlar Vergisi Kanunu’nun 17-(9) maddesinde yer alan; tasfiye edilerek tüzel kişiliği ticaret sicilinden silinmiş olan kurumların vergi tarhiyatı ve ceza kesme işleminin yapılacağı kişiler hakkındaki hüküm yürürlükten kaldırılarak Vergi Usul Kanunu’nun 10. maddesine taşınmıştır.

 

(Madde:9 / Yürürlük:27.03.2018-2.Mükerrer Resmi Gazete)

 

c) Bozulma, Çürüme ve Son Kullanma Tarihi Geçen Malların Takdir Komisyonuna Başvurmadan İmha Edilerek Gider Yazılması İmkanı Sağlanmıştır.

Vergi Usul Kanunu’na eklenen 278/A maddesi ile; Bozulma, çürüme veya son kullanma tarihinin geçmesi gibi nedenlerle imha edilmesi gereken emtianın, bu mahiyetteki imha işlemleri süreklilik arz eden mükelleflerin başvurularına istinaden, Takdir Komisyonuna başvurmaksızın, Maliye Bakanlığı tarafından belirlenen usul çerçevesinde ve tayin olunan imha oranı dikkate alınmak suretiyle değerlenebileceği yönünde düzenleme yapılmıştır.

 

Bu şekilde işlem yapmak isteyen mükelleflerin Maliye Bakanlığı’na başvurmaları gerekmektedir. Yapılan başvurular, Maliye Bakanlığınca mükellefin geçmiş yıllardaki işlemleri, fiili üretimi, satış ve imha süreçleri ile sektördeki diğer mükelleflerin durumu, yetkili idare, oda ve kuruluşların görüşleri de dikkate alınmak suretiyle değerlendirilecek ve bu değerlendirme neticesinde, Maliye Bakanlığınca karşılıklı anlaşmak suretiyle, tayin olunan imha oranını aşmamak kaydıyla imha edilen emtianın emsal bedeli sıfır olarak kabul edilecektir.

 

Maliye Bakanlığı, bu maddeden yararlanmak için başvuruda bulunabilecek mükelleflerde aranacak şartları, tayin olunan imha oranının geçerli olacağı süreyi, imha oranının süresinden önce iptaline ilişkin kriterleri, bu madde kapsamına giren emtiayı, sektörler, iş kolları ve işletme büyüklüklerini ayrı ayrı ya da birlikte dikkate almak suretiyle belirlemeye ve bu maddenin uygulanmasına ilişkin diğer usul ve esasları tespite yetkilidir. (Madde:10 / Yürürlük:27.03.2018-2.Mükerrer Resmi Gazete)

 

d) Yatırım Teşvik Belgesi Kapsamında Yatırım Yapacak Tam Mükellef Sermaye Şirketlerine Yurtdışından Getirilerek Sermaye Olarak Konulan Yabancı Paraların Değerlemesine Yönelik Düzenleme Yapılmıştır.

Yatırım teşvik belgesi kapsamında yatırım yapacak tam mükellef sermaye şirketlerine, işe başladıkları hesap dönemi ve bu dönemi takip eden hesap döneminin sonuna kadar sermaye olarak yurtdışından getirilen yabancı paralar için yeni bir değerleme müessesesi getirilmektedir.

Bu amaçla getirilen yabancı paraların;  işe başlanılan hesap dönemini takip eden hesap dönemi sonuna kadar yatırım teşvik belgesinde öngörülen yatırımları gerçekleştirmek üzere kullanılan kısmı nedeniyle oluşan kur farklarının pasifte özel bir fon hesabına alınması, (olumlu kur farklarının bu  hesabın alacağına, olumsuz kur farklarının ise bu hesabın borcuna kaydedilmesi), kullanılmayan kısmın ise hesap dönemini sonuna kadar değerlemeye tabi tutulmayarak yabancı para değerlemesi nedeniyle ortaya çıkacak vergisel sonuçların önlenmesi amaçlanmaktadır.

Sermaye olarak konulan bu yabancı paraların, işe başlanılan hesap dönemini takip eden hesap dönemi sonuna kadar herhangi bir suretle sarf edilmeyen kısmı ise; işe başlanılan hesap dönemini takip eden hesap döneminin sonu itibarıyla bu Kanunun 280 inci maddesine göre değerlenecektir.

 

Oluşan fon hesabı, sermayeye ilave edilme dışında, herhangi bir suretle başka bir hesaba nakledildiği veya işletmeden çekildiği takdirde, bu işlemlerin yapıldığı dönemlerin kazancı ile ilişkilendirilmeksizin, bu dönemde vergiye tabi tutulacaktır. Kurumlar Vergisi Kanununa göre yapılan devir ve bölünme işlemleri hariç, şirketin tasfiyesi halinde de bu hüküm uygulanacaktır.

 

Mükelleflerin, bu madde hükmünden yararlanabilmeleri için ticaret siciline tescil tarihini izleyen üçüncü ayın sonuna kadar yatırım teşvik belgesi almak için başvuruda bulunmuş ve işe başlanılan hesap dönemini takip eden hesap dönemi sonuna kadar bu belgeyi almış olması gerekmektedir. Maddenin uygulanmasına ilişkin usul ve esasları belirlemeye Maliye Bakanlığı yetkili kılınmıştır.

(Madde:11 / Yürürlük: Yayımı Tarihinden Sonra Tescil Edilen Sermaye Şirketlerine Uygulanmak Üzere Yayımı Tarihinde)

 

e) Vergi Usul Kanunu’nun Özel Usulsüzlük ve Cezalarının Düzenlendiği 353. Maddesine Elektronik Belgelerin Kağıt Olarak Düzenlenmesi Halinde Uygulanacak Cezalar Eklenmiştir.

Vergi Usul Kanunu’nun 353. Maddesinin 1 ve 2 numaralı bentlerine aşağıdaki bentler eklenmiştir.

 

 “1. Elektronik belge olarak düzenlenmesi gerekenler de dâhil olmak üzere, verilmesi ve alınması icabeden fatura, gider pusulası, müstahsil makbuzu ile serbest meslek makbuzlarının verilmemesi, alınmaması, düzenlenen bu belgelerde gerçek meblağdan farklı meblağlara yer verilmesi, bu belgelerin elektronik belge olarak düzenlenmesi gerekirken Maliye Bakanlığınca belirlenen zorunlu haller hariç olmak üzere kâğıt olarak düzenlenmesi ya da bu Kanunun 227 nci ve 231 inci maddelerine göre hiç düzenlenmemiş sayılması halinde; bu belgeleri düzenlemek ve almak zorunda olanların her birine, her bir belge için 240 Türk lirasından aşağı olmamak üzere bu belgelere yazılması gereken meblağın veya meblağ farkının %10’u nispetinde özel usulsüzlük cezası kesilir.

 

Bir takvim yılı içinde her bir belge nevine ilişkin olarak tespit olunan yukarıda yazılı özel usulsüzlükler için kesilecek cezanın toplamı 120.000 Türk lirasını geçemez.

 

2. Elektronik belge olarak düzenlenmesi gerekenler de dâhil olmak üzere, perakende satış fişi, ödeme kaydedici cihazla verilen fiş, giriş ve yolcu taşıma bileti, sevk irsaliyesi, taşıma irsaliyesi, yolcu listesi, günlük müşteri listesi ile Maliye Bakanlığınca düzenlenme zorunluluğu getirilen belgelerin; düzenlenmediğinin, kullanılmadığının, bulundurulmadığının, düzenlenen belgelerin aslı ile örneğinde farklı meblağlara yer verildiğinin, gerçeğe aykırı olarak düzenlendiğinin veya elektronik belge olarak düzenlenmesi gerekirken Maliye Bakanlığınca belirlenen zorunlu haller hariç olmak üzere kâğıt olarak düzenlendiğinin tespiti ya da bu belgelerin bu Kanunun 227 nci maddesine göre hiç düzenlenmemiş sayılması halinde, her bir belge için 240 Türk lirası özel usulsüzlük cezası kesilir.

 

Ancak, her bir belge nevine ilişkin olarak kesilecek özel usulsüzlük cezasının toplamı her bir tespit için 12.000 Türk lirasını, bir takvim yılı içinde ise 120.000 Türk lirasını geçemez.”

 

(Madde:12 / Yürürlük:27.03.2018-2.Mükerrer Resmi Gazete)

 

f) Vergi Usul Kanunu’nun 376. Maddesinde düzenlenen Usulsüzlük ve Özel Usulsüzlük Cezalarında üçte bir olarak uygulanan indirim 1/2 olarak değiştirilmiştir. Usulsüzlük ve Özel Usulsüzlük Cezaları tarhiyat öncesi uzlaşma kapsamından çıkarılmıştır.

Buna göre Usulsüzlük ve Özel Usulsüzlük cezalarının ihbarnamenin tebliğ tarihinden itibaren dava konusu yapılmaksızın ödenmesi halinde 1/3 olarak uygulanan ceza indirimi 1/2 olarak değiştirilmiştir.

Vergi incelemesi sonucunda kesilen usulsüzlük ve özel usulsüzlük cezaları tarhiyat sonrası uzlaşma kapsamına girmemekte ancak (ceza kesilmesi öncesinde) tarhiyat öncesi uzlaşma kapsamına girmekte idi.  Yapılan değişiklikle, usulsüzlük ve özel usulsüzlük cezaları tarhiyat öncesi uzlaşma kapsamından da çıkarılmıştır.

 

(Madde:14 / Yürürlük:27.03.2018-2.Mükerrer Resmi Gazete)

 

g) Sanayi Sicil Belgesine sahip imalatçılara, Teknoloji Geliştirme Bölgeleri Kanunu ve Ar-Ge Kanunu Kapsamında Faaliyette Bulunanlara, Yatırım Teşvik Belgesi Sahiplerine 2019 Yılı sonuna kadar bu İşleriyle İlgili Yeni Makine ve Teçhizat alımlarında Amortisman Süresi Faydalı Ömür Süresinin Yarısı Olarak Uygulanacaktır.

6948 sayılı Sanayi Sicili Kanununa göre sanayi sicil belgesini sahip mükelleflerce münhasıran imalat sanayiinde kullanılmak veya 4691 sayılı Teknoloji Geliştirme Bölgeleri Kanunu, 5746 sayılı Araştırma, Geliştirme ve Tasarım Faaliyetlerinin Desteklenmesi Hakkında Kanun ve 6550 sayılı Araştırma Altyapılarının Desteklenmesine Dair Kanun kapsamında faaliyette bulunan mükelleflerce münhasıran Ar-Ge, yenilik ve tasarım faaliyetlerinde kullanılmak üzere;

 

2019 takvim yılı sonuna kadar iktisap edilen yeni makina ve teçhizat ile aynı tarihe kadar yatırım teşvik belgesi kapsamında iktisap edilen yeni makina ve teçhizat için uygulanacak amortisman oran ve süreleri, Maliye Bakanlığınca tespit ve ilan edilen faydalı ömür sürelerinin yarısı dikkate alınmak suretiyle hesaplanacaktır.

(Madde:16 / Yürürlük:01.05.2018)

 

 

 Bilgilerinize sunarız,

 Saygılarımızla…

 

TRUST