Sirküler: 2017/24                                                                   20.02.2017 

KDV Genel Uygulama Tebliğinde değişiklikler yapılmıştır.

 

KDV GENEL UYGULAMA TEBLİĞİNDE DEĞİŞİKLİKLER YAPILMIŞTIR

 

15 Şubat 2017 tarihli Resmi Gazetede yayımlanan KDV Genel Uygulama Tebliğinde Değişiklik Yapılmasına Dair Tebliğ (Seri No: 11) ile KDV Genel Uygulama Tebliğinde çeşitli değişiklikler yapılmıştır.

İhraç kayıtlı teslimlerle ilgili yapılan değişiklikleri 15.02.2017 tarih ve 02/05 sayılı sirkülerimiz ile duyurmuştuk.

Tebliğ ile yapılan diğer değişiklikler ise aşağıda özetlenmiştir.  

A- KDV tevkifatı ile ilgili düzenlemeler; 

1. Tebliğin “Kısmi Tevkifatın Mahiyeti ve Tevkifat Uygulanacak Alıcılar” başlıklı bölümünün b) Belirlenmiş alıcılar bendine “Büyükşehir belediyelerinin su kanalizasyon idareleri” eklenmiştir.

Bu düzenleme ile Büyükşehir belediyelerinin su kanalizasyon idareleri de tevkifat yapacak kurumlar arasında sayılmıştır.

2.  Tebliğin “İşgücü Temin Hizmetleri” başlıklı bölümüne aşağıdaki paragraf eklenmiştir.

“Kısmi tevkifat kapsamındaki işlemleri belirlemeye Maliye Bakanlığı yetkili olup, insan veya hayvan sağlığına yönelik koruyucu hekimlik, teşhis, tedavi ve rehabilitasyon hizmetlerini ifa edenlere hekimler vasıtasıyla verilen hizmetler için işgücü temin hizmeti kapsamında tevkifat uygulanmayacaktır."

Bu düzenleme ile bir hastanenin bir hekim aracılığı ile bir şirketten hizmet alması durumunda işgücü temin hizmeti kapsamında KDV tevkifatı uygulamayacaktır. % 8 KDV uygulanacaktır.( II sayılı liste  B/21.satır)

3.  Tebliğin “Fazla ve Yersiz Tevkif Edilen Vergilerin İadesi” başlıklı bölümüne paragraf eklenmiştir.

Buna göre, fazla veya yersiz KDV tevkifatı yapılmış olması halinde gerek alıcı gerekse satıcının beyanlarının düzeltilmesi suretiyle işlemin tevkifat uygulanmadan önceki hale döndürülmesi gerekir. Bununla birlikte 11 No’lu Tebliğ ile getirilen düzenleme sonucu belli şartların bulunması halinde düzeltme yapılmasına gerek kalmayacaktır.

Tebliğdeki örnek şöyledir;

Örnek: (A) Ltd. Şti. KDV mükellefi olmakla birlikte, belirlenmiş alıcılar kapsamında değildir. (A) Ltd. Şti. fabrika binasını inşaat taahhüt hizmeti almak suretiyle (B) İnşaat A.Ş.'ne yaptırmış olup, (A) Ltd. Şti. tevkifata tabi olmadığı halde bu işlem nedeniyle hesaplanan 400 TL KDV üzerinden (2/10) oranına tekabül eden 80 TL KDV'yi tevkif ederek 2 No.lu KDV Beyannamesi ile beyan etmiş ve ödemiştir. (B) İnşaat A.Ş. ise hesaplanan KDV'nin tevkif edilmeyen 320 TL'lik kısmını 1 No.lu KDV Beyannamesi ile beyan etmiş ve tevkif edilen 80 TL KDV'nin 50 TL'sini iade almıştır. Ancak bu işlemle ilgili olarak tevkifat yapılmaması gerektiğinin sonradan anlaşılması durumunda, (A) Ltd. Şti. ile (B) İnşaat A.Ş.'nin talep etmeleri halinde, (B) İnşaat A.Ş.'nin KDV Beyannamesinde ve almış olduğu KDV iadesinde herhangi bir düzeltme yapılmayacaktır. Ayrıca (A) Ltd. Şti.'ne fazla ve yersiz tevkif ederek ödediği KDV'ye ilişkin herhangi bir KDV iadesi yapılmayacaktır."

4. Tebliğin Tevkifata Tabi İşlemlerde KDV İadesinin Mahsuben iadesine ilişkin bölümün 8. ve 10. Paragrafında sırasıyla aşağıdaki değişiklikler yapılmıştır. Buna göre;

 

Eski Hali (8.Paragraf)

Yeni Hali(8.Paragraf)

5.000TL ve üzerindeki mahsuben iade talepleri ise sadece teminat ve/veya vergi inceleme raporu sonucuna göre yerine getirilir. 5.000TL’yi aşan kısım için teminat verilmesi halinde teminat, VİR ile çözülür.

5.000,00 TL ve üzerindeki mahsuben iade talepleri vergi inceleme raporu ile yerine getirilir.

 

 

Eski Hali(10.paragraf)

Yeni Hali(10.Paragraf)

5.000 TL ve üzerindeki mahsuben iade talepleri ise vergi inceleme raporu sonucuna göre veya YMM raporu ile yerine getirilir. 5.000 TL’yi aşan kısım için teminat verilmesi halinde teminat, vergi inceleme raporu sonucuna göre veya YMM raporu ile çözülür.

5.000,00 TL ve üzerindeki mahsuben iade talepleri vergi inceleme raporu veya YMM raporuna göre yerine getirilir. İadenin YMM raporu ile talep edilmesi ve bu iadenin 5.000 TL’yi aşan kısmı için teminat verilmesi halinde mükellefin iade talebi yerine getirilir ve teminat YMM raporu sonucuna göre çözülür.

 

B- Tebliğin, II-Roaming Hizmetlerinde İhracat İstisnasının Tevsiki bölümüne cümle eklenmiştir.  

Roaming istisnası için, ilgili ülke itibarıyla karşılıklılığın varlığına ilişkin olarak, yurtdışındaki müşteri tarafından ilgili ülke resmi makamlarından alınan belgenin de ibrazı gerekir.

Tebliğde yapılan düzenleme ile, karşılıklılık durumunun tevsikinde mükellefin ilgili ülkede kedisine verilen fatura örneği de roaming hizmetine KDV uygulanmadığını tevsik eden belgenin yerine geçecektir.

C- Tebliğde, DİİB kapsamında İhraç Edilecek Malların Üretiminde Kullanılan Girdilerin Temininde Tecil-Terkin Uygulamasına ilişkin değişiklik yapılmıştır.

Eski Hali

Yeni Hali

Öte yandan, 3065 sayılı Kanunun geçici 17 nci maddesi kapsamında teslimde bulunan DİİB sahibi mükellefin iadesini talep edeceği KDV tutarı, ihraç kaydıyla teslim nedeniyle hesaplayıp tahsil etmediği KDV tutarından, bu malların üretimi için yurtiçi ve yurtdışından KDV ödemeksizin [33] temin ettiği mallar nedeniyle ödemediği KDV tutarı düşüldükten sonra kalan tutardan fazla olamaz. Ayrıca bu kapsamda yapılan işlemlerde, imal edilen mallar ihraç edilmeden herhangi bir iade işlemi yapılamaz.

Öte yandan, 3065 sayılı Kanunun geçici 17 nci maddesi kapsamında teslimde bulunan DİİB sahibi mükellefin iadesini talep edeceği KDV tutarı, ihraç kaydıyla teslim bedeli ile bu malların üretimi için yurtiçi ve yurtdışından KDV ödemeksizin temin ettiği malların bedeli arasındaki farka genel vergi oranı uygulanmak suretiyle bulunacak tutarı aşamaz."

Geçici 17’nci maddeye göre tecil/terkin kapsamında teslimde bulunan DİİB sahibi mükellefin iadesini talep edeceği KDV tutarı, ihraç kaydıyla teslim bedeli ile bu malların üretimi için yurtiçi ve yurtdışından KDV ödemeksizin temin ettiği malların bedeli arasındaki farka genel vergi oranı uygulanmak suretiyle bulunacak tutarı aşamayacaktır.

C- Tebliğin, “4.9. Serbest Bölgelerde Verilen Hizmetler İle Bu Bölgelere İlişkin Yük Taşıma İşleri” başlıklı bölümü değiştirilmiştir.

6761 sayılı kanunla, KDV kanunun 17/4-ı maddesi ile serbest bölgelere veya serbest bölgeden ihraç amaçlı yapılan yük taşıma işlerine KDV istisnası getirilmişti. Tebliğde bu konuda açıklama yapılmıştır.

Buna göre, serbest bölgeden bir limana veya bir gümrük çıkış kapısına ihraç malının taşınması işi KDV'den istisnadır. Serbest bölgede üretilecek mamulün üretiminde kullanılacak malların yurtiçinden serbest bölgeye, serbest bölgeden bir başka serbest bölgeye taşınması da istisna kapsamında değerlendirilecektir.

Ancak serbest bölgeden yurtiçine yapılacak taşıma işleri ihraç amaçlı yük taşıma işi kapsamında değerlendirilmeyeceğinden KDV'ye tabi olacaktır.

İhraç amaçlı yük taşıma işleri dışında, yurtiçinden serbest bölgeye verilen hizmetler ile serbest bölgeden yurtiçine yönelik olarak verilen hizmetler KDV'ye tabi olacaktır.

 

Ç- Tebliğin, konut teslimleri ile ilgili bölümüne paragraf eklenmiştir.

Yapılan düzenlemeye göre; konut tesliminden önce fatura düzenlenmesi halinde fatura tutarıyla sınırlı olmak üzere KDV’nin beyan edilip ödenmesi gerekecek, konutun fiilen tesliminde KDV oranlarının farklı olması durumunda faturanın düzenlendiği tarihte geçerli olan KDV oranı esas alınacaktır.

D- Tebliğin, indirimli oranla ilgili KDV iadeleri bölümünde yer alan “İzleyen yıl içerisinde iade talebinde bulunulabilmesi için işlemin yapıldığı yıl içerisinde hiç iade talebinde bulunulmamış ya da iade talep edilmekle birlikte talep edilen tutarların iadesi gerçekleşmemiş olmalıdır” şeklindeki paragraf tebliğden çıkarılmıştır.

E- Tebliğin, “İade Hesabına Dahil Edilebilecek Yüklenilen KDV” bölümünde yer alan “Örnek 1”e "mobilya," ibaresinden sonra gelmek üzere "perde, avize," ibaresi, "Örnek 1" in sonuna ise aşağıdaki paragraf eklenmiştir.

"Diğer taraftan 150 m²'nin altındaki konutun inşasında kullanılan kombi, cam balkon, duş teknesi, duşakabin, küvet, mutfak dolabı, evye, batarya, duş başlığı, panel radyatör gibi eşyalara ilişkin yüklenilen KDV iade hesabına dahil edilebilecektir."

F- Tebliğin, “Yılı İçerisindeki Mahsup Taleplerinin Yerine Getirilmesi” bölümünde yer alan “mahsup talepleri” ibaresi “mahsuben iade talepleri YMM raporu” şeklinde değiştirilmiştir.

Dolayısıyla, Vergilendirme dönemleri itibarıyla 5.000 TL’yi aşmayan masuben iade taleplerinde YMM raporu vergi inceleme raporu ve teminat aranmaksızın yerine getirileceğine ilişkin ifade düzeltilmiştir.

 G- İndirimli orana tabi işlemlerden doğan iade alacaklarının; organize sanayi bölgelerinden temin ettikleri elektrik, su, doğalgaz, internet hizmetleri, altyapı katılım payları ve aidatlara ilişkin borçlarına mahsubu imkanı sağlanmıştır.

H- Aynı işlem dolayısıyla, tevkifat ve indirimli oran uygulamaları nedeniyle KDV iade alacağı doğmuşsa, öncelikle tevkifattan doğan KDV alacağı iade edilecektir.

Diğer taraftan indirimli orana tabi işlemlerden kaynaklanan iade tutarının hesaplanmasına ilişkin tablonun “Hesaplanan KDV” sütununa, işlem bedeli üzerinden hesaplanan KDV’nin tamamı (tevkif edilen tutar dahil) yazılacaktır.

I- Tebliğin, “İndirimli Orana Tabi İşlemlerde İade Uygulaması” başlıklı bölümün 3.4.7. bölümünden sonra gelmek üzere “3.4.8. Vergi İnceleme Raporuna Göre Mahsuben İade” bölümü eklenmiştir.

İ- Tebliğin, “5.6. İndirimin Zamanı” başlıklı bölümde ÖNEMLİ düzenlemeler yapılmıştır.

KDV Kanunun 29/3.maddesine göre; KDV indirim hakkı, vergiyi doğuran olayın vukuu bulduğu takvim yılı aşılmamak şartı ile vesikaların defterlere kaydedildiği dönemde indirim konusu yapılmaktadır. Ancak uygulamada özellikle sorumlu sıfatıyla ödenen KDV’nin indirimi konusunda sıkıntılar yaşanmakta idi.

Tebliğde; vergiyi doğuran olayın meydana geldiği tarihten sonra da aşağıdaki 3 özel durumda indirim konusu yapılabileceği açıklanmıştır.  

* Düzenlenen faturanın alıcı tarafından dava konusu yapılması nedeniyle ilgili takvim yılında indirim konusu yapılamayan KDV, davanın sonuçlandığı yıl içinde alıcı tarafından kanuni defterlere kaydedilmesi şartıyla indirim konusu yapılabilir.

* Sorumlu sıfatıyla KDV beyanının hiç yapılmadığının veya eksik yapıldığının tespiti üzerine veya mükellefin kanuni süresinden sonra sorumlu sıfatıyla verdiği beyanname üzerine bu vergilerin tarh edilmesi halinde, tarh edilen KDV’nin vergi dairesine ödenmesi ve ödemenin gerçekleştiği takvim yılı aşılmaması şartıyla, ödenen KDV’nin indirim konusu yapılması mümkündür.

* KDV’ye tabi işlemi yapan satıcı tarafından zamanında düzenlenmeyip, alıcı tarafından en geç fatura düzenleme süresinin son gününü takip eden vergilendirme dönemi içinde noterden ihtarname gönderilmesi üzerine satıcı tarafından düzenlenen faturada gösterilen KDV, alıcı tarafından faturanın düzenlendiği takvim yılı içinde kanuni defterlere kaydedilmek şartıyla indirim konusu yapılabilir.

J- Tebliğin, “DİİB Sahibi Mükellefin İhraç Kaydıyla Tesliminde İade Edilecek KDV” kısıtlaması yürürlükten kaldırılmıştır.

DİİB kapsamında üretilen malların KDV hesaplanarak teslim edilmesi halinde, ihracatçıların isteyeceği kdv tutarından DİİB kapsamında ödenmeyen KDV nin düşülmesi istenmekte idi. Tebliğdeki düzenleme ile bu uygulama kaldırılmıştır. Bilindiği gibi 8 Seri No.lu KDV Genel Uygulama Tebliği ile dış ticaret sermaye şirketleri ile sektörel dış ticaret şirketlerine teslimlerdeki bu kısıtlama daha önce kaldırılmıştı.

İhraç kayıtlı teslimlerde ise kısıtlamada yeni bir tanım yapılmıştır. DİİB Kapsamında KDV ödemeksizin yurtiçi ve yurtdışından satın aldığı girdileri kullanarak ürettiği malı ihraç kayıtlı olarak teslim eden bir mükellefin iade alacağı KDV tutarı; ihraç kayıtlı teslim bedeli ile DİİB kapsamında aldığı girdilerin bedeli arasındaki farka genel vergi oranı uygulanmak suretiyle bulunacak tutarı aşamayacaktır. Bu uygulama genel oranda (% 18) KDV’ne tabi teslimlerdeki önceki kısıtlama ile farklılık yaratmamaktadır.

Dış ticaret sermaye şirketleri ile sektörel dış ticaret şirketlerine yapılan ihraç kaydıyla teslimlerde bu sınır uygulanmayacaktır.

K- Tebliğin, “YMM KDV İadesi Tasdik Raporuna Dayalı İadeler” bölümünde değişiklikler yapılmıştır.

YMM Raporuna dayalı KDV iade talep eden ve bu arada teminat karşılığı iadeyi alan mükelleflerin, iadenin yapıldığı tarihten itibaren 6 ay içinde YMM raporunu ibraz etmemeleri, ek süre taleplerinin uygun görülmemesi, ek süre verilmişse bu süre içinde de YMM raporu verilmemesi hallerinde teminat karşılığı yapılan iade vergi incelemesine sevk edileceği ve teminat inceleme sonucuna göre çözüleceği açık ve net olarak ifade edilmiştir.

L- Tebliğin, “IV-KDV İadesinde Ortak Hususlar” bölümünün sonuna “5.6. Artırımlı Teminat Uygulaması” bölümü eklenmiştir.

Buna göre; İade taleplerinin yerine getirilmesi bakımından özel esaslara tabi olanlar hariç YMM KDV İadesi Raporu ile talep edilen nakden iadelerde; Rapor hariç iade için gerekli belgelerini dilekçe ile birlikte tamamlayan ve %120 oranında (İTUS sertifikası sahibi olanlarda %60) banka teminat mektubu verenlerin iadeleri 5 gün içinde gerçekleştirilecektir.

Tebliğ yayımı tarihinde yürürlüğe girmiştir.

Tebliğ metni sirkülerimi ekindedir.

  

Bilgilerinize sunarız,

 Saygılarımızla…

 TRUST